{ "title": "Köpek Balığı", "image": "https://www.baliklar.gen.tr/images/kopek-baligi(2).jpg", "date": "21.01.2024 10:42:58", "author": "ayşe yeşilcan", "article": [ { "article": "
Köpek balığı, En büyük cinsi olan Balina Köpek Balığı haricindeki tüm türleri etçil olan bir balık türüdür. Tehlikeli balık türlerinden bir tanesidir. 250'den daha fazla çeşidi bulunmakla beraber dünya üzerindeki tüm sularda kendine yaşama alanı bulmuş bir cinstir. Kemikleri bulunmamaktadır ve bütün iskelet yapısını kıkırdaklar oluşturmuştur. Hareket etmedikleri takdirde solunumları duracağından her daim hareket etme zorunlulukları bulunmaktadır. Boyun bölgelerinin yan kısımlarında genellikle beşer adet solungaç yarığı yer almaktadır. Bu sayı türlere göre altı ya da yedi olarak değişmektedir. Bu solungaçların kapakları bulunmamaktadır. Solunum gerçekleştirebilmek için su, ağız kısmından alınarak solungaç yarıklarından pompalanmaktadır.

Vücut yapılarının büyük kısmı zımparaya benzer bir madde kaplanmıştır. Hatta ölü derileri eski dönemlerde marangozlar tarafından zımpara görevi görecek şekilde kullanılırmış. Ağız yapıları biraz gariptir. Yani ağızları başın alt kısmında yer alır. Keskin diş yapıları mevcuttur. Burunları sivri bir şekildedir. Deri yapıları genel olarak pulsuzdur. Yumurtlama özelliği olan ve doğuran türleri de mevcuttur.

Genellikle tatlı sularda ve okyanuslarda kendilerine yaşama alanı oluşturmuşlardır. Derin sularda yaşamayı tercih eden türlerdendir. Tropik sularda, kuzey denizlerinde ve Akdeniz'de de derinliklerde yaşamaktadır.

Bilinen en ünlü türleri Güneşleyen köpek balığı, Çizgili köpek balığı, Mavi köpek balığı, Çekiç köpek balığı, Harhariyas, Camgöz. Vatoz ve Keler'dir.

Genel olarak 25 yıl civarında yaşamaktadırlar. En fazla yaşayan türü ise Spiny Dogfish'dir. Hamilelik süreleri türlere göre 9-24 ay arasında değişiklik göstermektedir. En büyük olan türü Whale Shark, en küçük türü ise Divarf Dogshark'dır. En güçlü biçimde ısırma Dusky Shark türüne aittir.

Yaklaşık olarak 250 türü olan bu yırtıcı balığın 27 türünde insanlara karşı saldırganlık tespit edilmiştir. Boyları 30 cm'den daha küçük olan türleri bulunduğu gibi 14 metreye kadar ulaşanları ve vücut ağırlıkları 18 ton civarında olanları da vardır.

Köpek balıklarının hava keseleri olmadığından ve su üzerinde ağır durduklarından dolayı suyun dibine batmamak için her zaman yüzmek zorundadırlar. Bu sebeple su kesintisiz bir biçimde ağız kısmından girerek solungaçlardan pompalanır. Balina köpek balığı türü ise ağzı açık bir biçimde yüzdüğünden dolayı su akım olayı kesintisiz bir biçimdedir.

Köpek balıklarının sabit bir biçimde olan solungaçlarını havalandırmak amacıyla her zaman yüzmeleri gerektiği düşüncesi her tür için aynı değildir. Kaplan köpek balığı türü ve bazılarının karınları üstüne yatarak uzun saatlerce suyun dip kısımda kalabildikleri tespit edilmiştir.

Gelişmiş bir düzeyde olan geniş süzgeçleri sayesinde bir su kanadı varmışcasına çok fazla ağır olan gövdesini sürekli olarak yukarı doğru kaldırmaktadır. Bazı türlerinin sindirim sistemleri de yüzmelerine küçük bir düzeyde de olsa yardımcı olmaktadır. Kum köpek balıkları su üstünde kalabilmek için hava yutarak midelerini şişirmektedirler.

Köpek balıklarının beden yağları karaciğerlerinde toplandığından dolayı etleri yavandır ve pek lezzetli oldukları söylenemez. Orta denecek derinlikte yaşayan türlerin büyük ve yağlı olan karaciğerleri yüzdürücü organ vazifesi de yapmaktadır. Ağız kısımları oksijen için solungaçlara yavaş yavaş su pompalar düzeydedir.

Köpek balıklarının üreme sistemi çiftleşme neticesinde iç döllenme biçimiyle olmaktadır. Döl yatağında yumurtalardan çıkan yavru köpek balıkları gelişim süreçlerini buradan tamamlar ve canlı bir biçimde doğmaktadırlar. Bazı türler ise yumurtlayarak üremektedirler. Bir kuş yumurtası ebatında olabilen yumurtaları esnek yapıda bir kapsül içerisinde yer alır. Saldırgan bir cins olduklarından dolayı yavruları dahi doğar doğmaz diş yapılarına uygun küçük balıklara saldırırlar.

Köpek balıklarının karaciğerleri A vitamini açısından oldukça zengindir. Bu balıkların diş yapıları birkaç sıra halinde yapılanmıştır. Bu diş dizilerinden en dışta olanları etkilidir. İç tarafta konumlanmış olan diziler de rahat bir biçimde dış kısma doğru katlanabilmektedir ve burada kaybedilmiş olan dişlerin yerlerini almaktadır. Çenenin ön kısmında konumlanmış olan dişler kesici özelliğe sahiptirler. Bu dişlerin gerisinde konumlanmış olanlar ise ezici görev yapmaktadırlar.

Bu balıklar gemilerden atılan çöpleri de tüketebilmektedir. Yakalanan bu balıkların midelerinde çöplere rastlanmaktadır. Mideleri sindirim sağlayıcısı olmaktan çok depo görevi üstlenmektedir. Kimi zaman midelerinde parçalara ayrılmadan yutulmuş bütün haldeki balıklara da rastlanmaktadır. Bu balık türü çok fazla tüketim ihtiyacı olan bir balıktır. Asla doymak bilmez desek yeridir. Sürekli aç hissettikleri için her daim av peşindedirler. Köpek balıklarına okyanusların çöpçüleridir diyebiliriz. Çünkü ağız bölgeleri kafalarının alt kısmında bulunduğundan dolayı denizin taban kısmında bulunan leşleri tamamen süpürürler diyebiliriz. Midelerinde salgıladıkları su o denli kuvvetlidir ki, tek bir damlası dahi insan etini yakmaya yeter. Açlık hisleri o kadar derindir ki doğan yavrular bile aç bir biçimde doğmaktadır. Ağızları alt kısımda bulunduğundan dolayı gözüne kestirdiği avlarına yan kısımdan dönerek saldırırlar. Bu avlardan testere ile kesilmiş tarzda parçacıklar koparıp yerler. Bu balıkların saldırısına uğrayıp ayaklarını ve kolunu kaybetmiş çok sayıda insan mevcuttur. Bu balıkların ısırma hamleleri ile sağlık sorunları yaşayanlar elbette bulunmaktadır. Fakat istatistik bir incelemeye göre her yıl yıldırım çarpmasından dolayı ölen bireylerin sayısı, köpek balıklarının saldırılarından kaynaklı ölenlerden fazladır.
" } ] }